Kayıtlar

Mart, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Korona günlerinde Aralık ayı güncesi

Hiç bu kadar uzun süre bloğumdan ayrı kalmamıştım. Neredeyse "kaç yıl oldu saymadım köyden göçeli mevsimler geldi geçti görüşmeyeli!" diyeceğim. Özledim mi? evet. Sizlerle hoş-beş etmeyi, sayfalarınızda gezinmeyi, okuyup yazdıklarınızı, seyrettiklerinizi...ve paylaştıklarınızla bilgi dağarcığıma ektiğiniz yenilikleri özledim. Her insan ayrı bir dünya. Ve neler yok ki o dünyalarda! İnsan

Piyasaları Okumak

Resim
Birikim için altın alıp zarar eden ender insanlardanım. Tarihte bir kaç kez olmuş böyle bir durum. Elbette, herkes bir şeyler alıp zarar edebilir ama söz konusu altın olunca kendinizi biraz aptal hissetme durumu oluyor. Nerede hata yaptığımı düşünürken önce hayli kaliteli görünen kalınca bir ekonomi kitabı okumaya karar verdim. Ne yalan söyleyeyim pek sarmadı ama ileride bir şans daha vereceğim. Sonra daha ince ve ön söz niteliğindeki bu kitabı görünce göz atmaya karar verdim. Bir kaç gün sonra da kitap bitiverdi. Yazar Hakan Özerol 1997 yılında kurduğu Platon Danışmanlık şirketi ile finans alanında bir çok kuruma danışmanlık hizmeti vermekteymiş. Anlayacağınız mektepli ekonomistlerden. Buna rağmen kitabı ekonominin sıkıcı dilinden oldukça uzak ve herkesin anlayacağı seviyede.  Kitap bölümler halinde borsa nedir, yatırımcı kime denir, treader kimdir, genel analiz, sektör analizi, şirket analizi nasıl yapılır gibi konularda temel düzeyde bilgilendiriyor. Meraklısına güzel kitap...

Ruhi Mücerret

Resim
Kim 100 yaşından daha fazla yaşamak ister ki? Elbette hayat güzel ve ölüm ürkütücü. Ama bu kadar uzun yaşamın da inanılmaz sancıları oluyor. Annenizin, babanızın, kardeşlerinizin ölüm acılarını teker teker yaşadığınız yetmiyormuş gibi sonra sıra tek tek çocuklarınıza geliyor. Arkadaşlarınızı ve dostlarınızı toprağın altına bırakıp yalnızlığınızla beraber eve dönüyorsunuz. Ruhi Mücerret karakteri işte böyle bir adam. Ölmeyi unutmuş mu yoksa başaramamış mı belli değil. Uzun yaşamın sırrını barındıran dedelerin dedesi, kara mizahla dolu bir sürü şey anlatıyor. Hayatta kalan tek istiklal savaşı gazisi olarak katıldığı törenlerden, sanki bir başbakan edasıyla katılacağı, belki de katılması zorunlu resmi programlarından, onur konuğu olarak el üstünde tutulmasından hatta başbakanın herkesin içinde elini öpmesinden bahsediyor. Üstelik kendini yere göğe sığdıramayan avcı hikayeleri gibi de değil. Aksine biraz hüzün katıyor. Ruhi Bey’in özel hayatı da karışık. Kendisinden 70 yaş küçük bir kadına